Yazı dizisinin diğer bölümlerini okumak için bkz: Birinci, üçüncü ve dördüncü bölüm. Gizemli Adam & Bastırılmışın Geri Dönüşü “Ekranlar, videolar, röportajlar arasında yalnızca başkaları tarafından görülmüş olanı görüyoruz.” (Jean Baudrillard, Kötülüğün Şeffaflığı) (1) “Belirsizlik, yaşamın tüm alanlarına sızmıştır.” (Jean Baudrillard, Kusursuz Cinayet) (2) Lost Highway kendi sinemasal evrenine gönderme yapan ...
Devamı »Lost Highway (1997, David Lynch) – 1. Bölüm
Yazı dizisinin diğer bölümlerini okumak için bkz: İkinci, üçüncü ve dördüncü bölüm. “Bize düşen gerçekliği sağlamak değil, gösterilemeyen kavranabilir için yeni imalar icat etmektir.” (François Lyotard, Postmodernizm) (1) “Postmodern, moderne karşı; hiyerarşi yerine anarşiyi, amaç yerine oyun’u, merkezlenme yerine dağılma’yı, tür/sınır yerine metin/metinlerarasını, belirlenmişlik yerine belirsizliği ikame eder.” (Ihab Hassan, ...
Devamı »Blue Velvet (1986, David Lynch) – 1. Bölüm
“Film noir is a beautiful feeling for trouble and the realm of the unknown night. I like it because it allows the viewer to dream.” (David Lynch) “Kara film, huzursuzluğa iyi gelen güzel bir duygudur ve bilinmeyen gecenin ülkesidir. Onu seviyorum, çünkü izleyicinin hayal etmesine izin veriyor.” (Çev. Hakan Bilge) ...
Devamı »Eraserhead (1977, David Lynch) – 1. Bölüm
Giriş & Genel Bir Çerçeve Yazının devamı için bkz: İkinci ve üçüncü bölüm. Bir debut film olan Eraserhead (1977, Silgikafa) nükleer savaştan arta kalan bir izbeliği çağrıştıran tuhaf bir uzamı merkez edinmiştir. Uzamsal seçim, düşlere hapsolan bir zihni betimleyebilmek için handiyse yerinde bir karar gibi görünür. Çünkü başfigür Henry Spencer’ın ...
Devamı »M (1931, Fritz Lang)
M (1931) filmi, Fritz Lang’ın fikrimce en başarılı filmlerinden biridir. Temel olarak kent yaşamının insan varoluşunu nasıl etkilediği sorunu üzerinde durur. Temel itibari ile anlatılan bir “paradox”tur. “İnsan olma”nın ya da “insanlık” kavramının sosyal ve ekonomik modernite tarafından nasıl değiştirilip dönüştürüldüğü filmde terennüm edilir. Hans Beckert (Peter Lorre) karakteri hem ...
Devamı »Kadının ya da Ölümün Gölgesinde
“Kadının tam anlamıyla kendisine ait cinsel parçalarının olmamasının nedeni, kadının kendisinin bütünüyle bir cinsel parça olmasıdır. Sürekli taşınması zahmetli olduğu ve fazla yer tuttuğu için erkeğin çoğu kez bir yerlere bıraktığı, ondan sonra da gerek duyduğunda gidip aldığı cinsel parçası.” (Michel Tournier, Kızılağaçlar Kralı) (1) Giriş Yazar, müzisyen, ressam Mehmet ...
Devamı »Voyager (1991, Volker Schlöndorff)
Voyager filmi 1991 yapımı, Max Frisch’in Homo Faber romanından, Volker Schlöndorff tarafından yapılan bir uyarlamadır. “Homo Faber” Alman kültürel geleneğinde kendini romantik element ile bağlantılandırmıştır ve sosyal bir norm olarak teknokrasinin bir eleştirisini yapmıştır. Dolaylı anlamda politik bir romandır. Daha çok metafizik ve kişisel sorunlar ile içli dışlı olunmuştur. Kişisel açıdan bakıldığında, Frisch ve Schlöndorff’un ...
Devamı »Knife in the Water (1962, Roman Polanski)
Inès: «Vous allez voir comme c’est bête. Bête comme chou! Il n’y a pas de torture physique n’est-ce pas? Et cependant, nous sommes en enfer. Et personne ne doit venir. Personne. Nous resterons jusqu’au bout seuls ensemble. C’est bien ça ? En somme, il y a quelqu’un qui manque ici: c’est ...
Devamı »Yetenekli Bay Ripley: “Burjuva ile Özdeşleşme ve Eşcinsel Krizi”
Bu yazıda sınıf çatışması ve burjuva ile özdeşleşme miti problematiği üzerine kurgulanan fakat altmetinlerde eşcinsel krizinin psikopatolojisine odaklanan The Talented Mr. Ripley (Yetenekli Bay Ripley) adlı anlatıyı okumaya çalışacağım. Beyaz perdede burjuva-proleter çatışması Capracorn (1) masallardaki gibi iki sınıfı uzlaştırarak da, proleterlerin bir burjuva ailelesini katlederek nefretini kusuşunu göstererek de ...
Devamı »Alfred Hitchcock’un Psycho’su – 4. Analiz (Seçim Bayazit)
PSHYCO-PATH: PSHYCO’NUN İZİNDE Hitchcock’un bu filmi ile alakalı olarak beylik laflar etmeyeceğim. Zaten kendi kendini kanıtlamış bir film olan Pshyco’ya ne kadar övgü düzsek azdır. Ama genel olarak Hitchcock’un filmlerinin taşıdığı ortak karakteristikler dolayısı ile belki de yanlış anlaşılması en muhtemel filmlerden birisi olarak bakabiliriz. Bu bağlamda bir bakış açısı ...
Devamı »Alfred Hitchcock’un Psycho’su – 2. Analiz (Hakan Bilge)
BİR “SEMPTOM” OLARAK PSYCHO & NORMAN BATES İlk takıntılı, saplantılı, imkânsız aşk; anne bedenine duyulan sevgi, Psycho’nun (Sapık) konusudur, diyebilir miyiz? Eğer cevabınız “evet” ise okumaya devam ediniz… Bu analiz Norman Bates, Bayan Bates ve genel olarak Hitchcock sineması ile ilgili çünkü. “Görünenin ardında başka şeyler olabilir… yani çevrilen dolaplar…” ...
Devamı »Alfred Hitchcock’un Psycho’su - 1. Analiz (İbrahim Karabiber)
Marion (Janet Leigh) ve sevgilisi Sam (John Gavin), evlenmek istedikleri halde, evlilik için yeterli paraları olmadığı için evlenemezler. Marion’un patronu banka hesabına yatırması için 40 bin dolar verince, Marion parayı çalar ve Phoenix’i terk eder. O geceyi yol üzerinde bir motelde geçirecektir. Marion ile arkadaş olan motelin genç sahibi Norman ...
Devamı »Yeşilçam Klasikleri: Suçlular Aramızda
“Sanatın sosyo-kültürel ve politik bağlamdan soyutlanamayacağını” düşünen usta sinemacı Metin Erksan’ın yönettiği Suçlular Aramızda (1964) özenli üslubu ve gelişkin anlatımından ötürü sağlam bir suç öyküsü. Ekrem Bora, Belgin Doruk, Leyla Sayar ve Tamer Yiğit’in oynadığı filmde; şantaj ve hırsızlık, metres hayatı yaşayan vamp tiplemesi (typification), caz müziği, striptiz yapan kadınlara ...
Devamı »1 Film 3 Analiz: Alfred Hitchcock’un Vertigo’su (2. Analiz)
“Vertigo” filminin ne olup ne olmadığını söylemeye gerek yok, zaten konu hakkında dikkate değer anlamda analizler yapılmış. Biz de hem kendi bakış açımızla, hem de birçok kaynaktan yararlanarak, filmi anlama açısından önem teşkil edecek birkaç noktayı ifade etmeye, farklı bakış açılarından filme bir nebze olsa da anlamlı bir bakış atmaya ...
Devamı »1 Film 3 Analiz: Alfred Hitchcock’un Vertigo’su (1. Analiz)
Libidonal, Femme Fatale & Film Noir Tandanslı Bir Okuma “Mantıklı duygu: Her şey düzelir –hiçbir şey sürmez. Aşk duygusu: Hiçbir şey düzelmez –gene de sürer.” (Roland Barthes; Bir Aşk Söyleminden Parçalar) “Betül’e ithaf edilmiştir…” Alfred Hitchcock filmografisinde femme fatale arketipine en çok yaklaşan tiplemelere bakacak olursak –sanılanın aksine– zengin bir ...
Devamı »