Hayatının son yılları çileli geçmiş Amerikan aktris Jean Seberg ve kocası yazar Romain Gary’nin tanık olduğu ilginç bir ırkçı köpek vakası, Gary’nin otobiyografik romanına konu olunca Paramount’un filme çekilebilecek romanları bulup raporlama uzmanlarının da ilgisini çeken White Dog, sinema tarihinin en ilginç kaderlerinden birine sahip tartışmasız kült bir yapımı oldu. ...
Devamı »Apocalypse Now (1979, Francis Ford Coppola)
İngiliz edebiyatının en önemli modern klasiklerinden olan ve Jale Parla’nın deyimiyle okuru değişik anlatı katmanlarında gezindiren, Joseph Conrad’ın Karanlığın Yüreği adlı romanının iki uyarlaması mevcut. Bunlardan ilki Francis Ford Coppola’nın Kıyamet (1979, Apocalypse Now) filmi. Tam anlamıyla bir klasik. Michael Ryan ve Douglas Kellner, Politik Kamera adlı kitabında bu filmi ...
Devamı »Blowup (1966, Michelangelo Antonioni)
Julio Cortazar’ın bir öyküsünden uyarlanan Blowup (1966, Michelangelo Antonioni) filmi kendisine gelene dek dünya sinemasında birçok açıdan pratize edilegelmiş polisiye standardizasyonunun reddidir. Birçok tür gibi polisiye filmler ve dedektiflik filmleri de Hollywood sinemasına aittir. Film noir elementleri ise süreç içerisinde dönüştürülmüş olsa da asal ögelerini günümüze değin korumuştur. Noir figürleri ...
Devamı »À bout de souffle (1960) ve Jean-Luc Godard
Kahramanlara ve eylemlerine alıştırıldığımız Hollywood sineması (ya da Yeşilçam, fark etmez) bir “jestler nostaljisiydi…” Giorgio Agamben’in dediği gibi, jestlerini, geleneklerini, mekânlarını, hatta nostaljilerini bile kaybetmiş bir antropolojik türün (buna modern insan -burjuva veya proleter- diyebilirsiniz), yitirdiği jestlerini, yolda karşıdan karşıya geçişlerin, çarşı-pazar dolaşmaların, acele ayaküstü sevişmelerin, tesadüfi karşılaşmaların, her köşede ...
Devamı »Bir Woody Allen Kimliği: Zelig (1983)
”Kendimizi bir sınırlama ya da bir karşıtlık ile karşı karşıya kalmış ya da kuşatılmış bulduğumuz her keresinde, bu tür bir durumun neyi öngördüğünü sormalıyız.” (Gilles Deleuze) 1935 New York doğumlu Amerikan auteur yönetmenlerinden biri olan Woody Allen, senaryolarını yazıp başrolü de üstlendiği bütün filmlerinde kent ve özellikle de New York ...
Devamı »Thelma and Louise (1991, Ridley Scott)
Filmografisinde Blade Runner, Alien ve Gladiator gibi güçlü yapımlar bulunduran ve üç kere en iyi yönetmen dalında Oscar’a aday gösterilmiş Sir unvanlı Ridley Scott’ın, başrollerinde Geena Davis ve Susan Sarandon’ın oynadığı, sağlam sinematografisiyle dikkatleri üzerine çeken, 1991 Amerika yapımı filmi. Altı dalda Oscar’a aday gösterilmiştir ve senarist Callie Khouri en ...
Devamı »The French Lieutenant’s Woman (1981, Karel Reisz)
Fransız Teğmenin Kadını: Film İçinde Film, Oyun İçinde Oyun İyi filmlerin açılış sahneleri iyi romanların açılış cümleleri gibidir. Bize aslında eserin ruhunu, o ruhun tebellür ettirmeye niyetlendiği aslını ve özünü verir. 1981 yapımı, Karel Reisz tarafından yönetilen ve Meryl Streep ile Jeremy Irons’ın başrollerini paylaştığı Fransız Teğmenin Kadını/The French Lieutenant’s ...
Devamı »Kramer vs. Kramer (1979, Robert Benton)
60’ların sonlarındaki özgürlük çabaları, queer hareket, eşitlikçi söylem, feminist dalga, sosyalist şiar, çiçek çocuklar, hippiler, üniversite gençliği, din karşıtı görüşler hem iktidar sahiplerini, hem muhafazakâr kitleleri, hem de din adamlarını (dolayısıyla Vatikan’ı) ve konumuz dolayımında Amerikan sinemasını bir hayli tedirgin etmişti, herkes bilir. Avangard bazı sinema örnekleri de mevcut özgürlükçü, ...
Devamı »Ufuk Açıcı Bir Sinema Kitabı: The Godfather Mitosu
Sinemayı sevmek için birçok neden var, hepiniz az çok bilirsiniz. Kimi bir filmi kült haline getirerek onu belirli zamanlarda yeniden izler, kimisi de bir yönetmenin bütün filmlerini aralıklarla bir daha izler. İlki Rüzgâr Gibi Geçti, Oz Büyücüsü, Şahane Hayat, Ucuz Roman ve bu yazının da konusu olan Baba gibi filmleri ...
Devamı »Mulholland Drive (2001, David Lynch) – 3. Bölüm
Yazının diğer bölümlerini okumak için tıklayınız: Birinci ve ikinci bölüm. Romantizmin Çöküşü, Femme Fatale & Tekinsiz “Hayal kurma ihtiyacı, hayal edilen kişi tarafından mutlu edilme arzusu, pek fazla zamana gerek kalmadan, bütün mutluluk ihtimallerimizi daha birkaç gün önce sahnede beklenmedik, yalancı ve ilgisiz bir görüntüden ibaret olan birine bağlayıvermemize sebep ...
Devamı »Blue Velvet (1986, David Lynch) – 4. Bölüm
Yazının öteki bölümlerini okumak için bkz: Birinci, ikinci ve üçüncü bölüm. Şiddetin Estetiği “Size suçların gece işlendiğini hatırlatırım.” (FBI Ajanı Dale Cooper, Twin Peaks’lilere seslenirken. Klasik film noir’ın karanlık atmosferine bir gönderme.) “Habil’den bu yana hiçbir ceza suç işlenmesini önlemedi.” (Krzysztof Kieslowski, Krótki film o zabijaniu / Öldürme Üzerine Bir ...
Devamı »Blue Velvet (1986, David Lynch) – 2. Bölüm
Yazının diğer bölümlerini okumak için tıklayınız: Birinci bölüm, üçüncü bölüm, dördüncü bölüm. Böcekler, Toplum Mühendisliği & Lynchville “Bayan Palmer, bu dünyada çirkin ve karanlık şeyler de var. Çocuklarımıza anlatamayacağımız kadar kötü şeyler.” (Özel Ajan Dale Cooper; Twin Peaks, 2. Sezon, 18. Epizot) Sakin kasabanın çimlerinin arasında, yüzeye göre daha derinde ...
Devamı »Blue Velvet (1986, David Lynch) – 1. Bölüm
“Film noir is a beautiful feeling for trouble and the realm of the unknown night. I like it because it allows the viewer to dream.” (David Lynch) “Kara film, huzursuzluğa iyi gelen güzel bir duygudur ve bilinmeyen gecenin ülkesidir. Onu seviyorum, çünkü izleyicinin hayal etmesine izin veriyor.” (Çev. Hakan Bilge) ...
Devamı »Lord of the Flies (1963, Peter Brook)
Peter Brook’un yönetmenliğini yaptığı Lord of the Flies (1963, Sineklerin Tanrısı) filmi, William Golding’in aynı isimli romanından uyarlamadır. Film konu olarak bir uçak kazasından arta kalan bir grup çocuğun adaya düşmeleri ve bu adada yaşamlarını sürdürmeleri etrafında gelişen bir dizi olay temelinde senaryolaştırılmıştır. Film insan doğasına yönelik oldukça sorgulayıcı ve ...
Devamı »Cul-de-sac (1966, Roman Polanski)
Cul-de-sac, Roman Polanski’nin ilk filmlerinden biridir. 1966 yapımıdır. Türkçeye “Bozuk Düzen” şeklinde çevrilmiştir. Haliyle bu çeviri de filmin içeriğini ya da anlatması gereken fikri vermekten yoksundur. Çocuklarına eziyetler eden babanın hikâyesini anlatan bir filmdir. Yolu yanlışlıkla bir şatoya düşen bir mafya babasının hikâyesi etrafında gelişir. Sıkı bir psikanalitik içeriği olmakla ...
Devamı »