Kore geleneksel müziği insan seni üzerine kurulmuştur. Bu belirgin seslerin, iklim, doğa, din ve Koreli insanların ideolojileri gibi birçok sebebi vardır.
Geleneksel Kore müziği entelektüel önemi olan jeongak (oda müziği) ve duygusal vurguları olan minsogak (folk müzik) olarak ayrıntılı şekilde sınıflandırılabilir. İlk bahsedilen tür kraliyet ailesi kültürü ve üst sınıf aydınlar ile ilgilidir, ikincisi ise sıradan insanlara hitap eder. Kore müziğinin en göze çarpan özelliği sakin tempolu oluşudur. Bütün oda müzik eserleri çok yavaş bir tempoda ilerler öyle ki bazen bir vuruş neredeyse 3 saniyeye ulaşır. Açıkçası, bu türün duygusu dingin, düşünceli ve huzurludur. Bu ağır tempo aslında Korelilerin nefes almaya verdikleri önemden ve bakış açılarından kaynaklanır. Oysaki batı müziği kalp atışları üzerine kurulmuştur, kalp atışı gibi canlı, enerjik ve dinamiktir. Kore oda müziği nefes alış ritimlerine dayanır, uzun bir nefesin özelliklerini taşır, huzurlu, oturmuş ve düşüncelidir.
Kore müziği genellikle yumuşak ve biraz da kutsal ezgilere sahiptir, bu özellikle oda müzikte belirgin olan bir özelliktir. Bu yumuşak ton sebebiyle, bir nota ya da ölçü bir diğeri ile uyumsuz olsa bile bu kulağa kötü gelmez. Bu tonlar Kore’de çoğu müzik aletlerinde metal kullanılmamasının bir sonucudur. Yaylı çalgılar çoğunlukla tel yerine ipekten, üflemeli çalgılar ise çoğunlukla bambudan yapılır.
Kore üflemeli çalgıları; piri (silindirik obua), taepyeongso (metal zilli eski tip obua), daegeum (çapraz flüt), danso (nefes kesen flüt), saenghwang (ağız organı) ve hum (okarina).
Kore yaylı çalgıları; gayageum (12 telli kanun), geomungo (6 telli kanun), ajaeng (7 telli eğik bir kanun), ve haegeum (2 telli keman).
Perküsyon enstrümanları; kwaenggari (el zili), jing (asılı zil), buk (varil davul), janggu (kum saati şeklinde davul), bak (el çırpıcı), pjeonjong (taş zil), eo (kaplan formunda bir çalgı) ve chuk (tahta kutu).
Kore müziği doğaçlamada çok zengindir. Bu doğallık ölçülü oda müziğine nazaran tutkulu folk müzikte daha belirgindir. Sanjo (enstrümantal solo müzik) buna iyi bir örnektir, tek sesli pansori de öyle. Kore müziğinin bir başka karakteristiği de sesler arasında hiç duraksamadan çalınma özelliğidir. Bu karakteristiğe en uygun örnek pansori’dir. Song of Chunhyang şarkısında, vokal yalnız başına 8 saati aşkın süre boyunca hiç ara vermeden söyler ve sırasıyla bütün rolleri de üstlenir. Bu dünyanın herhangi başka bir yerinde çok nadir görülebilir.
Kore müziğinin bir başka karakteristiği de temposunun ilerleyişindedir. Öyle ki batı müziği çoğunlukla yavaş ve hızlı hareketlerin kontrasından faydalanır, Kore müziği ise en yavaş sekansla açılır, gitgide ama çok yavaş bir şekilde temposu hızlanır ve biter. Bu hızlanma süreci Kore kültüründeki Şamanist temelleri yansıtır, mükemmel bir kişisel bırakma/vazgeçme seviyesine ulaşma.
Kore müziğini daha iyi anlayabilmek için atlanmaması gereken nokta ayin müzikleridir; yin ve yang’in önemli rol oynadığı, 5 doğal elementin kozmolojik ilkeleri. Buna güzel bir örnek olarak chuk’ın (tahta kutu) ve eo’nun (kaplan formunda bir çalgı) kullanılışı, Botaepyeong adı verilen parçanın Jongmyo Shrine’da kraliyet ataları esnasında çalınmasıdır. Chuk sadece parçanın başlangıcında çalınmıştır. Orkestranın her zaman doğu tarafında çalınır ve maviye boyanmıştır, doğuyu temsil eder. Diğer yandan eo sadece parçanın son bölümünde çalınmıştır. Orkestranın batısında yer alır, beyaza boyanmıştır ve batıyı temsil eder. Eğer biri bu müziği 5 doğal elementin sembollerinin ve yin ve yang’in farkında olmadan dinlerse pek bir şey anlayamaz.
Kore müziğinin gelenekleri günümüzde samullori (vurmalı çalgı bölgesi) ve Ulusal Geleneksel Müzik Orkestrası ve Ulusal Kore Geleneksel Sanatlar İcra Merkezi tarafından sürdürülmekte.
Yazan: Zekeriya S. Şen
güzel paylaşım
sağol, güzel paylaşım.