Paris’te Ünlü Ressam Metin Asağ’ın Eserlerine Yoğun İlgi…
Fransa’da “Türkiye Mevsimi” etkinliklerinde ünlü ressam Metin Asağ’ın açılışı yapılan “Les turcomanies de Metın Asag” konulu Türkiye ve Harikaları projesi Fransızları büyüledi. Ortak paydada kültürleri buluşturan eserleri Fransız yetkililer “Muhteşem ve olağanüstü gibi ifadelerle tanımlamaya çalıştılar.
Sergi 07 Aralık 2024 tarihine kadar gezilebilir.
Metin Asağ Kimdir?
1973’te Muradiye’de doğdu. Öğretmen Lisesini bitirdi. 1990’da ODTÜ Felsefe Bölümüne girdi. 1996’da Uludağ Üniversitesi Kamu Yönetimi lisans, Newport Üniversitesi İşletme yüksek lisansı yaptı.
Küçük yaşlarda başladığı resim çalışmalarını, 1996’dan bu yana profesyonel olarak sürdürmektedir.
Bugüne kadar üniversiteler,özel kuruluşlar, Uluslararası festivallerin yanısıra, Devlet Güzel Sanatlar Galerileri, Cemal Reşit Rey Konser Salonu fuayeleri, Ayasofya Müzesi (ana mekan) Türk ve İslam Eserleri Müzesi İbrahim Paşa Sarayındaki sergileri ile birlikte Dolmabahçe Sarayı (Sarayın Sultanları), Topkapı Sarayı (Kutsal Emanetler) Fransa-Paris’te, (Fransa’da Türkiye Mevsimi etkinliklerinde ’Les turcomanies de metin asag’, 2024 Eyül’den itibaren İsveç’ten İstanbul’a 16 Avrupa ülkesi, İsveç / Stokholm, Finlandiya / Helsinki, Letonya / Riga, Polanya / Gdansk, Danimarka / Kopenhag, Almanya / Hamburg, Hollanda / Amsterdam, Belçika / Antwerb, İngiltere / Londra, Fransa / LaHavre, Portekiz / Lizbon, İspanya / Barselona, Fransa / Marsilya, İtalya / Napoli,Yunanistan / Pire, Bulgaristan / Varna, Romanya / Köstance ve İstanbul’u kapsayan sergiler ile yurtiçi ve yurtdışı projelerine devam ediyor.
Sergileri büyük kitleler tarafından beğeniyle izlenen sanatçının tabloları yurtiçi ve yurtdışında bazı Avrupa ülkelerinde İtalya, Yunanistan, İngiltere, Fransa, Amerika Birleşik Devletleri, Hindistan, Yeni Zelanda, Birleşik Arap Emirliği, Mısır, Rusya ve Kanada’da özel koleksiyon ve galerilerde yer almaktadır.
1994-2009 yılları arasında birçok proje üzerinde çalıştı.
Sanatçı geçmiş farklı uygarlıklar ve yaşanan coğrafyada;
Desen, türk sanatı, hat, tezhip, çini, minyatür, mozaik ve eskitme üzerine çalışmalar yaptı.
Eserlerini İstanbul, saray işlemeleri,sultan portreleri, kaftan, ferman, taht tuğra, miğfer, kılıç ve savaş sahneleri yanı sıra; çeşme, camilerin iç mekanları, halı, kandil, mihrap, Kabe, Hilye-i Şerif, Ortadoğu, Ayasofya, Bizans-Roma, gibi Doğu ve Batı medeniyetlerini içine alan temalar ile işledi Anadolunun onbin yıllık tarihine ve farklı uygarlıkların yaşadığı geniş coğrafyasında Türklerin bin yıllık sanat geçmişi ve İslam sanatlarını da ağırlıklı olarak işledi.
Eserlerini kendi keşfettiği (Dünya’da ilk) doğal eskitme tekniği ile yorumlayarak yaptı.
Sanatçı İstanbul’da yaşamakta ve çalışmalarını burada sürdürmektedir.
SANATÇIYA DAİR
Sanatçının tarihe olan ilgisi, resimlerini konu ve teknik olarak etkilemiştir. Bu da resim sanatında bugüne kadar birçok ilki keşfederek kendine ait tarzını ve özgün üslubunu oluşturmasında etkili olmuştur. Özellikle tarihi sanat eserlerinin resmedilmesinde tamamıyla kişisel bir hava oluşturmayı başarmıştır. Deforme edilmiş figürler, eskitilmiş yüzeyler ve yoğun renk kullanımı ile olduğu kadar resimlerinde oluşturduğu tarihi atmosfer etkisi ve konuları ile pek çok sanatseveri ve sanatçıyı da derinden etkilemiştir.21.yy. resim sanatına getirdiği bu özgün üslup uyguladığı teknik ile resimde yepyeni bir alternatif oluşturmuştur. Kompozisyonlarını dikkatli tasarlamış resimlerini son derece hassas renk kullanımı ile işlediği konularda ışık, renk, doku ilişkilerini ustalıkla vermiş ve boyayı titizlikle uygulamıştır. Resimlerindeki gerçekçilik ve konu seçimi dışında resimlerin üslup ve teknik özellikleri de yenidir. Resimlerin de farklı olarak görünen her şeyi bütün zenginliği ile tabloya aktarmıştır.
Sanatçının, sanatının biçimlenmesinde hem geçmiş farklı uygarlıkların, hem de yaşanan coğrafyanın son derece önemli rolü olmuştur. Bilgisi dünü ve bugünü ile geçmiş ve günümüz üzerine iyi bir gözlem gücüne dayanır. Eserlerinde yapmacık ve ucuz öğelere de yer vermemiştir. Çağlar boyu yapılmış anıtları, gördüğü sanat eserlerini tarihi yapıları tüm incelikleriyle tuvale aktararak resime yeni bir boyut katarak çizer ve insanların ulaşamayacakları yerde önlerine koyar. Sanatçının tablolarında bazen resimler gerçek duvar üzerinde bir kesit gibidir. Bazen de kapalı mekanlarda gizli kalmış sanat eserleri tüm estetiği ile gün ışığında önümüzdeki panoda duruyor gibidir. Sanata getirdiği bu özgün bakış açısı,kendi deyimi ile resimde eskitme,zamana ve tarihe inat görünen tarihi nesnenin doğal ve orijinal görüntüsünden ödün vermeden tuvale yansımasıdır. Eserlerinde Eski Asur ve Mısırı, Batı Antik Yunan ve Roma’yı, Hıristiyanlık Ortaçağ Avrupa’sını, İslam Kültür ve Sanatı gibi birçok Medeniyeti yaşadıkları dönemlerden günümüze resmetti Böylece sanatçı işlediği konu ve uyguladığı tarz ile yaşanan çağlara tanıklık etmiştir. Bizans ve Romanın mozaik taş işlemeciliğinde ,düşen taşları, yıpranan sıvayı; Selçuklu ve Osmanlının kırılan çinileri,yıpranan hattı, çatlayan portreleri,zamana yenik yıpranmış renkleri,düşen ışığı özgün üslubunda geçmişi günümüze taşıyarak resimlerinde uyguladı.İyi bir gözlemle renkleri zeminde dönemine uygun kullanımı sayesinde mekan ve ışık oyunlarını en basit yolda en gerçekçi şekilde yansıttı.sanatçının güzel sanatlara getirdiği bu farklı yorumu ile birçok konu ve tarz çok çeşitli şekillerde tuvalde yeniden doğal görünümü ile hayat buldu.
Sanatçı İstanbul’da yaşamakta ve çalışmalarını burada sürdürmektedir.
ÖZGÜNLÜĞÜ
Daha çok küçükken resme olan ilgisi nedeniyle bu alanda kendini geliştirmek için çok çalıştı ve kendi özgün ürünlerini ortaya çıkarmayı başarmıştır üzerinde yoğunlaştığı çalışmalarını bu yönde konu alan bir dizi projeyi de geliştirmiş bazı çalışmalarından bir kolleksiyon dahi oluşturmuştur,sanatçı kazanılmış kültürün ürünleri olan sanatları reddetmedi aksine daha çok sahip çıktı resimlerinde bu kazanılmış medeniyetin ateşli bir savunucusu kadar duyarlı davrandı ve bu düşünce ile tablolarını işledi bu özellikleriyle yüzyılın belki de en önemli adımını attı Kendi resimlerinde de bu yaklaşımı açıkça görmek mümkün.Yapıtlarındaki renk kullanımıyla izlenimci ressamları da etkileyen sanatçı Konularını daha çok tarihsel ve yaşanmış olaylardan seçmiş, Bu yüzden tarihçilerin desteğini de kazanmıştır.
2007 de Ayasofaya’ da açtığı Bizans Osmanlı ve cumhuriyet dönemlerini işlediği konular yaşanan zengin tarihe geniş cuğrafyadaki uygarlığa yönelmesinde etkili oldu çalışmalarının bir çoğuyla izlenimci sanat akımına yakın durmuşsa da, tam anlamıyla bu akıma atılmamıştır.Güçlü ışık-gölge kullanımı ve resimsel düzenlemeyi eski ve özgün bir açıdan ele alışı Osmanlı Varna savaşını işlediği tablosu gerçekçi doğalcılığının bütünüyle ortaya çıktığı doğu -batı sentezinin ilk örneğidir. Ayasofya’da iki ruh adlı eseri de doğu batı karşıtlığından ziyade onu birleştiren ve kavrayan unsurların en iyi örneklerindendir…
Sanat camiasında, sanat severler O’nu sıradan çalışmaların ötesinde yeni dönem birçok ekolün yeniden yorumlanışında çok önemli katkıda bulunduğunu düşünmektedirler.Burada bilinen geleneksel formların ötesinde farklı birçok akımın ilk dafa konu ve teknik özellikleri ile bir araya gelmesinde sanatının en özgün uygulayıcılarından biri olduğudur.
Amerikalı Oryantalist ressam, Frederick Arthur Fransız ressam Jean-Léon Gérôme İtalyan ressam Gentile Bellini, Fausto Zonaro, Halil Paşa ve Osman Hamdi gibi sanatçılardan etkilendi.
Konularını yaşanan farklı uygarlıklar ve geniş coğrafyadan alan sanatçı, teknik olarak realist gruba yakın olmakla birlikte kendine özgü ince ,renkli ve zengin bir üslup geliştirdi resim düzenlemelerindeki yoğunluk, renklerdeki uyum, resmin genelinde sezilen duygusallık ve ışığın yansımalarıyla belirginleşen çevre çizgileri sanatının en belirgin özellikleridir.
Bol figürlü dinsel temanın yanısıra önemli şahsiyetlerin portrelerini ve yaşanmış olaylardan yola çıkarak tablolarının konularını belirlemiş, bunu da başarılı bir biçimde uygulamıştır. Böylece Türk resmini 21. yüzyılda çok önemli bir seviyeye taşımış türk resim sanatının temel karakterinin oluşmasında çok önemli bir yer edinmiştir.
TÜRKİYE’Yİ SANAT İLE TANITIM PROJESİ
Sanatçının, yurtiçinde Devlet- sanatçı-özel sektör işbirliğiyle başlayan bu açılım projesi, UNESCO’nun ‘‘Dünya Mirası’’ ilan ettiği ve 1400 yıllık tarihi Ayasofya (ana mekanda) Ekim 2024 de gerçekleşen sergisi ile start aldı; tarihi yapının Bizans-Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinin işlendiği ‘Üç Dönem Ayasofya’ sergisi yerli ve yabancı sanat severlerden gördüğü yoğun ilgiden dolayı başlangıçta 15 günlük olan süre Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 25 güne çıkarılmış ve Türkiye’de ilk dafa bir sanatçı bu kadar kısa bir sürede 262 bin ziyaretçi ağarlamakla en dikkat çeken sanat etkinliğini gerçekleştiren sanatçı olmuştur Ayasofya Müzesi’nde düzenlenen ve hala Türkiye’de en çok gezilen sanat sergisi unvanını elinde tutan Metin ASAĞ’ın sadece bir tablosunun önünde 57 bin adet resim çekilmiştir. T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü işbirliğinde Türk ve İslam eserleri Müzesi’İbrahim Paşa Sarayının ev sahipliği yaptığı, Bir İstanbul ressamı: Metin ASAĞ’ın”Uygarlıkların Kenti İstanbul’dan ’Anadolu Medeniyeti’’ sergisi ile devam etti açıldığı günden beri yerli ve yabancı sanatseverler tarafından büyük ilgi ile gezildi gördüğü ilgiden dolayı 15 günlük süre 30 güne çıkarıldı.
Yurtdışında, Fransa Türkiye Mevsiminde eserleri 2024 proje arasında seçilen ressam Metin Asağ`ın “les turkomanies de metin Asag” “Türkiye ve Harikaları” konulu sergisi Fransız sanatseverlerin ziyareti ile start aldı. İlk Defa Bir Türk Sanatçısının bu kadar zengin koleksiyonu ile katıldığı sergi, ‘Geçmiş ve Geleceğe dair Mesajlar’ ile sanatseverlerin önünde, T.C. Kültür Ve Turizm Bakanlığı, Fransa’da Türkiye Mevsimi” İstanbul Kültür Sanat Vakfı ve Culturesfrance ile ortak düzenlenen , “les turcomanies de Metin Asag” konulu sergi açılışı Paris’in görkemli tarihi atmosferinde Saray ve Müzelerdeki mevcut eserlerin renk, desen ve form özelliklerinin bire bir yansıtıldığı resimler ile Türkiye’yi sanatın merkezine taşır gibiydi, Türkiye Mevsimi Etkinliklerinde Ortak paydada kültürleri buluşturan, Asağ’ın eserleri büyük ilgi gördü.
Türkiye’yi Sanat ile tanıtım projesi; 2024’Eylülden itibaren İstanbul’dan İsveç’e 16 Avrupa ülkesini kapsayan yurtdışı sergi organizasyonu ile devam edecek.
Projelerinde,
Anadolunun onbinlerce yıllık tarihine ve farklı uygarlıkların yaşadığı geniş coğrafyasına ışık tutan Metin ASAĞ, eserlerinde on bin yıllık yerleşik kültür alanı olan Anadolu’yu işaret ediyor. Aynı zamanda yeni yüzyılın tüm Batı değerlerini göz önünde bulundurarak Türklerin bin yıllık sanat geçmişine ve İslam sanatlarına da vurgu yapıyor, bir çok tekniği ustaca bir arada kullanan sanatçı, sergilerinde sanatseverlere medeniyetler beşiği Anadolu topraklarının tarihteki coğrafi, kültürel ve sanatsal etki alanının ne kadar geniş olduğunu göstermek Anadolunun kültürel alanlardaki enerjisi, yaratıcılığı ve kültür çeşitliliğini kamuoyuna daha iyi tanıtmak ve bu topraklar üzerinde binlerce yıllık geçmişi olan Anadolu Medeniyeti’nin zenginliğini zihinlerde diri tutmak düşüncesindedir. Sergileri, çağdaş Türkiye’nin sahip olduğu zengin gelenek ve değerlerimizi koruma, insanları bilinçlendirme ve tanıtım çalışmalarına da örnek teşkil ediyor.
Uygarlıklar serüveninde 21.yy yeni oluşumlar süreci gibi görünse de tüm zamanların farklı uygarlıkların birikimlerini içeren resimler yapan sanatçının , eserleri bugünden geçmişe uzanan bir tarihi serüvenin somutlaştırılmış ifadelerini içeriyor birbirinden farklı zamanlardan ortak geçmişe sahip nesneler kendi tarihsel farklılıkları gibi farklı şekillerde yansıyor dünden bügüne ve sonsuzluğa…
İletişim: metinasag@gmail.com
anadolumedeniyeti@gmail.com
wherearethevelvets on Paz, 22nd Kas 2024 9:39 am
Aslında çok iyi natürmort ressamı olurmuş kendisi.
Jan Van Eyck’in “Arnolfiniler” tablosuna yapılan gönderme çok hoşuma gitti. O da aşırı ayrıntıcıdır ya…
bienal on Paz, 22nd Kas 2024 2:38 pm
ülkemizin son yıllarda yetiştirdiği usta isimlerden biri.daha önce bir sergisini gezme şansım olmuştu.çok büyük çalışıyor.tabloların büyüklüğü beni şaşırtmıştı.ama tablolar her ne kadar büyük olsa da ayrıntıya yine de önem vermiş.başarılarının devamını diliyoruz.