SanatLog yazılarına abone olunYazılar RSSSanatLogYorumlar RSS

“Bizi Rahat Bırakın!” Fotoğraf Sergisi

Irak Savaşı’nın 10. yılında dünyanın en büyük açılıyor… 

Birçok milletten yüzlerce gönüllü, Irak Savaşı sırasında ve sonrasında patlayan bombalar yüzünden yaralanmış Iraklılarla ilgili “ karşıtı” bir projesi hazırlamaktadır.

Proje kapsamında, Irak Savaşı’nın başlamasının 10. yılında, Türkiye’de ve Dünyada mümkün olduğu kadar çok sergi açıp, mümkün olduğu kadar çok yerde gösterini sunarak savaşların sivillerin hayatını nasıl etkilediğini göstermek ve “Savaşa hayır, barışa evet!” demek istiyorlar.

Sergiler aynı gün 23 Mart 2024’de açılacaktır.

Projenin liderliğini yürüten fotoğraf sanatçısı Niko Guido 2024 ve 2024 yıllarında Ürdün’ün başkenti Amman’a giderek plastik cerrahi ameliyatları geçirmiş Iraklıların portre fotoğraflarını çekmiştir.

Sergi konsepti uyarınca, fotoğrafı çekilen her Iraklının 5 dakikalık ses kaydı alınmış ve bu kayıtta, fotoğrafı çekilen yaralı sivil her Iraklı kendisini tanıtarak, bombadan önce nasıl bir hayatı olduğunu ve bomba sonrası hayatının nasıl değiştiğini anlatmaktadır. Yine proje kapsamında fotoğrafı çekilen her Iraklı savaş karşıtı bir tiyatro sanatçısı tarafından seslendirilecektir.

Projenin detaylarını http://www.leaveusaloneproject.org sitesinde bulabilirsiniz.

Bu bir barış yanlısı fotoğraf projesidir.

 Projenin amacı:

Irak Savaşı’nın 10. yılında, fotoğraf sanatçısı Niko Guido’nun Amman’da bir hastanede çekmiş olduğu yaralı Iraklı sivillerin portreleri ile bütün dünyada mümkün olduğu kadar çok yerde sergiler açmak, savaşın sonuçlarına dikkat çekerek “Barışa evet!” demektir.

Şu ana kadar elliye yakın kurum bu çağrımıza olumlu yanıt vermiş ve sergiye ev sahipliği yapacaklardır. Her gün çoğalıyoruz ve bir çığ gibi büyüyoruz. Sesimiz gittikçe daha gür çıkıyor. Ama durmak yok, daha fazla çalışmalı, daha güçlü bir sesle büyün dünyaya “Barışa evet!” diye haykırmalıyız.

 Projenin hikâyesi ve konsepti:

Fotoğraf sanatçısı Niko Guido Ürdün’ün başkenti Amman’a giderek plastik cerrahi ameliyatları geçirmiş Iraklıların portre fotoğraflarını çekti ve savaş karşıtı bir fotoğraf projesi hazırlamaya karar verdi. Daha sonra değişik milletlerden yüzlerce gönüllü bu projeye katıldı ve bütün dünyada bu projenin gerçekleşebilmesi için çaba göstermektedirler.

Sergi konsepti uyarınca, fotoğrafı çekilen her Iraklının 5 dakikalık ses kaydı alındı. Bu kayıtta, yaralı sivil Iraklı kendisini tanıtmakta, bombadan önce nasıl bir hayatı olduğunu ve bomba sonrası hayatının nasıl değiştiğini anlatmaktadır. Yine proje kapsamında fotoğrafı çekilen her Iraklı savaş karşıtı bir tiyatro sanatçısı tarafından seslendirilecektir. Sergilenen her fotoğrafın altında bir kulaklık olacak ve sergiyi gezen sanatseverler Iraklıların sözlerine tercüman olan sanatçıların sesi aracılığıyla fotoğraftaki kişinin hislerini paylaşacaklardır.

Günümüzde Dünyamız bir fotoğraf çöplüğüne dönüşmüştür ve maalesef artık görsellere doymuş olan beynimiz, eskisi kadar fotoğraflardan etkilenmemektedir. Belgesel fotoğrafçılar için Dünyamızın ve insanlığın sorunlarına dikkat çekmek gün geçtikçe zorlaşmaktadır. Bu sebeple, savaşın korkunçluğunu gösterebilmek amacıyla, ses kaydı ile fotoğrafı bir araya getiren bir sergi formatı seçilmiştir.

Niko Guido’nun son gidişinde, yüzünden, otuzun üzerinde ameliyat olmuş bir Iraklı şöyle demiştir:

“Sizin medeniyetinizi, paranızı, modern yaşantınızı istemiyoruz. Sadece bizi rahat bırakın!”

Böylece projenin adı da ortaya çıkmıştır: “Leave Us Alone”

“Kütüphane ve Yaşam” Konulu Fotoğraf Sergisi

Fotoğrafçı kütüphanecilerin gözünden kütüphanelerdeki gündelik yaşam detaylarının yansıtıldığı sergi, 27 Mart 2024 Salı akşamı Beyoğlu Belediyesi Gençlik Merkezi’nde gerçekleştirilen törenle açıldı.

kutlama programı kapsamında İstanbul Şubesi organizasyonu ve Beyoğlu Belediyesi Gençlik Merkezi’nin ev sahipliği ile gerçekleştirilen sergide; İstanbul’daki çeşitli kütüphane ve bilgi merkezlerinde çalışan on fotoğrafçı kütüphanecinin kırk altı eseri yer alıyor.

Kütüphane ve bilgi merkezlerinde yaşanan kitap-kütüphane-kütüphaneci etkileşimleri, mekan- ilişkileri ve bilgiye yolculuğun izleri gibi ayrıntıların görülebileceği sergi, izleyicileri büyülü ve doğal bir yolculuğa çıkaracak. Sergide yer alan fotoğraflar, “kütüphaneler yaşamın içinde ve yaşama aittir” değerlendirmesine şahitlik edercesine bu anlayışın yansımalarını taşıyor.

Açılış kokteylinde sergi hakkında bilgi veren proje sorumlusu ve Yönetim Kurulu Üyesi Ümran Kandemir, düzenlenen bu sergi ile; “kütüphane ve çevresinde yaşanan ‘an’ların ve ‘anı’ların, görsel bir anlatım aracı olan sanatıyla topluma aktarılmasını amaçladıklarını” belirterek, “sergiye katılan kütüphaneciler, mesleki duyarlılıklarını sanatsal bir bakış ile buluşturup, “yaşayan bir mekan” olarak kütüphanelerdeki gündelik yaşamın detaylarını bizlere sundular” dedi.

Sergide eserleri yer alan fotoğrafçı kütüphanecilerin isimleri ise şöyle; Ayhan Bozkurt, Çiğdem Odabaşı, Deniz Han, Derya Soğuksu, Figen Aksu, Hüseyin Ekşi, İrfan Dağdelen, Mehmet İmer, Nail Bayraktar ve Semih İşevi.

, 27 Mart – 9 Nisan 2024 tarihleri arasında gezilebilir.

Sergi Adres: Beyoğlu Belediyesi Gençlik Merkezi Galerisi, Şahkulu Mahallesi Meşrutiyet Caddesi No:127 Şişhane/Beyoğlu Tel: 0212 244 30 06

Falun Dafa’nın Yolculuğu - Direniş

‘Falun Dafa’nın Yolculuğu - Direniş’ adlı sergimiz 20-24 Şubat 2024 tarihleri arasında İstanbul Yunus Emre Merkezi’nde düzenleniyor…

Sergideki fotoğraflar Falun Dafa uygulamasının halka tanıtıldığı 1992 yılından günümüze kadar dünya çapındaki yayılışını ve 1999′da Çin rejiminin uygulamayı bastırmaya yönelik başlattığı ve günümüzde halen devam etmekte olan bu insanlık dışı zulmün durdurulması için dünya çapında BM, Uluslararası Af Örgütü ve diğer birçok hakları kuruluşunun yaptığı çalışmaların yanı sıra bu uygulamayı yapan ve destekleyen dünya çapındaki insanların sergiledikleri huzurlu ve barışçıl çabalar yansıtılmaktadır. Falun Dafa uygulamasının güzelliği, huzuru ve uyumunu ilk andan hissedeceğiniz fotoğraflar aynı zamanda size adeta bir dünya turu yaptıracak.

2. Yılmaz Güney Kültür ve Sanat Festivali Karikatür ve Fotoğraf Dalları Başvuruları Sona Erdi

2. Yılmaz Güney ve Festivali’nin ve dallarındaki ürün kabulleri 15 Şubat’ta yoğun ilgi ile sona erdi. Yüz Çiçek Açsın Merkezi’nin düzenlediği festivalin 15 Ocak’ta sona eren sinema (kısa film, belgesel), öykü ve şiir dallarının ardından fotoğraf ve karikatür dallarındaki ürün kabulleri de sona erdi.

“Yarıştırmaya değil üretime teşvik”

5 ayrı dalda ödüllerin verileceği festivale gönderilen ürünler festival seçici kurulları tarafından değerlendirilmeye devam ediyor.

Amatör ve profesyonelin ortak bir platformda buluşması ve üretimlerin arttırılması hedeflerini önüne koyan festivale yoğun katılım gerçekleşti. Uluslararası olarak düzenlenen karikatür ödüllerine Türkiye ile Gürcistan, Tayland, İsrail, Moldova, KKTC, Hindistan, Sudan, Romanya, İran, Sırbistan, Ukrayna, Bulgaristan, Kolombiya, Hırvatistan, Endonezya, Arjantin, Polonya, Finlandiya, Mısır, Bosna-Hersek, Irak, Çin, Fransa, Rusya, Çek Cumhuriyeti, ABD, Belçika, İspanya, Afganistan, Yunanistan, Brezilya, Myanmar ve Makedonya’dan 172 sanatçı 349 karikatür yolladı.

“Ana akım medyada pek karşılaşamadığımız, bir eğlence endüstrisine dönüştürülmüş, popüler sinemada yer bulamayan, hasıraltı edilmiş gerçeği arıyoruz.”diyerek yola çıktığımız, konuşan fotoğraflar konulu fotoğraf ödüllerine 112 sanatçı 479 fotoğraf gönderdi.

Ayrıntılı bilgi için festival resmi web sitesi: http://www.yilmazguneyksf.org/

Geçmişten Günümüze Fotoğraflarda Boğaziçi

Geçmişten Günümüze Fotoğraflarda Boğaziçi
4 Şubat Cumartesi, 16:30
 M. Sinan Genim

21 Ocak 2024 tarihinde açılan, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Koleksiyonu ve bazı özel koleksiyonlardan derlenerek hazırlanan Kontantiniyye’den İstanbul’a, XIX. Yüzyıl Ortalarından XX. Yüzyıla Boğaziçi’nin AnadoluYakası Fotoğrafları sergisi kapsamında düzenlenen konferansta, serginin küratörü Sinan Genim, dönemin ünlü fotoğrafçılarının yapıtları üzerinden bir devrin İstanbulu’nu eşsiz kıyıları, çarpıcı yapıları, gündelik hayatı ve ilginç kişilikleriyle gözler önüne sererken, büyük bir metropol haline gelmiş, özellikle şu sıralar çok tartışılan siluetiyle bambaşka bir görünüme kavuşmuş bu kentin kıyılarında bizleri keyifli ve düşündürücü bir yolculuğa çıkarıyor.

Etkinlik ücretsizdir.

Sonraki Sayfa »