Sadomanía (1981; el infierno de la pasión) - Jesus Franco

Olga: Yeni evli genç ve sarışın bir kız.

Michael: Olga’nın taze kocası. Balayı için sâkin bir yer arıyorlardı.

Magda Urtado: “Özel mülküm” dediği kadın hapishanesinin zenci kadın yöneticisi. (Ajita Wilson tarafından canlandırılıyor. Zamanında transseksüel porno yıldızı olarak büyük sükse yapmış fakat makyajsız haliyle sırık bir basketbol oyuncusuna benzediğinden bu nâmı uzun sürmemiş.) Hapishanede sadece kadın gardiyanlar var.

Başkan Mendoza: Magda Urtado’nun hapishanesinde yatmak için dürbünle kız seçiyor. Magda ile anlaşması var. Filmde takma bir bıyıkla rol kesiyor.

Loba Mendoza: Başkanın karısı. Lezbiyen. Sevgili kocasından bir çocuk istiyor.

Tara: Uyuşturucu kaçakçılığından hapse düşmüş rüya gibi bir sarışın. Olga’nın arkadaşı oluyor.

Conita: Asıl adı Mercedes ama herkes ona Kanadalı diyor. Aslen Kanadalı değil ve şefkatli bir lezbiyen. Olga’nın arkadaşı oluyor.

Yeni evli çift, otomobilleriyle sakin bir köşe ararken kurak tepelerin gerisinde Magda Urtado’nun yönettiği bir hapishanenin sınırları içine girerler. Üzerlerinde sadece minicik bir kot şort olan silahlı gardiyanlar tarafından tutuklanırlar. Magda, Olga’yı tutuklar, erkeklerle işi olmadığından (!) Michael’ı serbest bırakır. Minicik şortlar dışında çırılçıplak taş kıran kadın mahkûmları uzaktan izleyen Mendoza, bir Fransız kızda karar kılar; fakat kız gelmeyi reddeder ve kaçmaya çalışır. Atlı gardiyanlar tarafından bir hayvanmış gibi halatla yakalanan kız bir kafese konur ve ertesi günün eğlencesi (hindi avı) olarak ayrılır. Magda ve Mendoza kızı salıverir ve kaçması için süre tanırlar. Çırılçıplak göle doğru (!) kaçan kız, bu süre sonra bu ikilinin kurşunlarına hedef olur. Cesedini göldeki timsahlar mideye indirir.

Tara koğuşunda, zamanında uyuşturucuyla yakalanmasını hatırlarken Conita tarafından teselli edilmeye çalışılır. Birden odaya gardiyanlar girer ve Tara’yı apar topar götürürler. Mendoza’nın öldürdüğü oyuncağının yerini alacaktır. Karısı Loba, Tara gelince kocasına şöyle bir sual yöneltir: “Sen mi başlıycaksın, ben açılışı yapiim mi?”. Tabii ki açılışı o yapar ve Tara’yı öpücükler ve okşamalarla kocasına hazırlar. Fakat Mendoza bu işi beceremez. Karısının ısrarına rağmen “Sen ona daha çok zevk verirsin” der ve yatak odasını terk eder. Loba gerçekten de kıza daha çok zevk verir!

Olga, Tara için endişelenmektedir. Conita, Tara’nın Mendoza’nın karısı tarafından çıtır çıtır yendiğini söyler ve Olga’yı teselli eder! Bu arada Michael dışarıda bir arkadaşıyla hapishaneyi bulmuştur. Karısının hayatından endişelidir.

Loba, kocasını uyarmakta başarısız olmuş Tara’yı kel bir denizciye satar. Kızı zorla bir tekneye bindirirler.

Günlük taş kırmaları sırasında zenci bir kadın gardiyan Conita’ya asılır. “Sana niye Kanadalı diyorlar, sen oradan mı geldin?” sorusuna karşılık Conita apış arasını tutar ve “Hayır senin gibi buradan geldim” der. Cat fight başlar. Başka bir gardiyan bunları ayırır. Magda’nın karşısına çıkarılırlar. Magda, Conita’nın meme ucuna iğne batırır ve akan kanı emer. Hayatta kalmak için yarın dövüşmelerine karar verir. Kafesler içinde düello alanına getirilen Conita ve gardiyan, bıçak ve mızrakla dövüşürken Magda ve Mendoza bahse girer. Conita kazanınca Mendoza da kazanmış olur ve kızı alır. Otomatların, hareketli tabloların ve keman çalan hareketli bibloların olduğu garip bir odada, sinir bozucu bir müzik eşliğinde koltuğa zincirlenmiş Conita, azgın bir kurt köpeğine becertilir. Onları izlerken uyarılan Mendoza ve karısı da harekete geçer ve nihayet Mendoza karısının içine boşalır.

Kurtarma çalışmalarına başlayan Michael ve arkadaşı bu esnada gardiyanlar tarafından fark edilir. Arkadaşı öldürülürken Michael, Magda’nın huzuruna getirilir. Magda çırılçıplak yatakta yatmakta ve kırbacını pubisine sürmektedir. Gardiyanlara Michael’ı uyarmalarını emreder. Hazır olan adamı üzerine çeker. Gardiyanlar iç çekerek seyrederken çeşitli pozisyonlarda birleşirler. İş bitince adamı götürmelerini söyler. Michael işini ziyadesiyle yerine getirmiş, hanımefendiyi memnun bırakmıştır. Dışarıda gardiyanların elinden kurtulan Michael, sessizce Olga’yı kaçırır. Bu arada uyur numarası yapan bir kız, olanlara şahit olur. Olga, arkadaşları Tara ve Conita’yı kurtarmak için kocasıyla Mendoza’nın evine gider. Conita ve Loba’nın evden çıkıp arabaya binmelerini gizlice gözlerler. Magda koğuşu sorgular ve tek şâhidi kodese tıktırır.

Loba, Conita’yı da kel denizciye satmıştır. Bağlı olan kıza sahip olan adam sonra onu bir geneleve satar. (Eşcinsel pezevenk Lucas’ı, yönetmen Jess Franco’nun kendisi canlandırıyor.) Burada, zorla çalıştırılan ve sağ memesi iltihaplanmış Tara’ya rastlar. Kız kötü durumdadır. Aynı şekilde hapishaneden geneleve düşen başka bir kızla Tara’ya bakım yaparlar; fakat kız ölür.

Yağmurlu bir gecede Magda, ihtirastan uyuyamaz ve gardiyanlara, kodesteki görgü tanığı kızı getirmelerini emreder. Vücudunu kıza zorla elleterek doyuma ulaşır.

Olga ve Michael sandalla gizlice gelir ve Lucas’ı erkek sevgilisiyle yiyişirken yakalar (sevgilisi rolünü takma bıyık takmış Ajita Wilson oynuyor). Silahla Lucas’ı yanlarına alarak, Conita’yı çağırtırlar. Kurtulan üçlü, Mendoza’nın evine girer ve Mendoza’yı öldürürler. Loba’yı, hapishaneye giriş için rehine olarak alırlar yanlarına. Loba sayesinde rahatça girdikleri kodeste Loba aniden kaçmaya yeltenir ve belasını bulur. Gardiyanlar öldürülür ve tüm mahkûmlar serbest bırakılır. Magda tam otomobille kaçacakken yakalanır ve timsahlı göl kenarına götürülür. Conita silah zoruyla Magda’yı göle sokar. Karı koca tarafından bundan sonraki planı sorulduğunda Conita “Ben yalnız bir kovboyum. Evim yok. Huzurlu bir yere gidicem” diye cevaplandırır. Sudaki timsahlar yavaş yavaş Magda’ya yaklaşırken jenerik akar…

Yazan:

Yorumlar

Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz...
Yorumunuzda avatar çıkması için gravatara üye olmalısınız!