Hayal Kültür Sanat Edebiyat Dergisi Sayı: 40

Ocak 18, 2024 by  
Filed under Deneme, Dergi & Fanzin, Duyurular, Edebiyat, Eleştiri, Sanat, Siir

Hayal Kültür Edebiyat Dergisi Sayı: 40

Yeni yılda Hayal dergisinin 40. sayısında yine birlikteyiz. 2024 yılında şiir adına büyük bir yaprak dökümü yaşadık. Didem Madak, Ahmet Uysal, Özcan Yalım ve Seyhan Erözçelik’i kaybettik. Ailelerine ve sevenlerine başsağlığı diliyor, 2024 yılının 2024’deki gibi hüzünlere gebe olmamasını umuyoruz.

Bir şeyler bitse de bir şeyler başlıyor. Malum, yeni yılın daima güzel yenilikler getirmesi istenir… Biz de 2024’ye girerken dergimizde bazı yenilikler yaptık. Artık eski edebiyat dergilerini incelediğimiz “Dergi Belgeliği” bölümümüz yok. Onun yerine önümüzdeki sayıdan itibaren Veysel Çolak yönetmenliğinde “Genç Dize” adlı bir bölüm hazırlıyoruz. Veysel Çolak genç şairlerin gönderilerini değerlendirecek ve yayımlamaya değer bulduğu şiirler bu bölümümde yayımlanacak. Bunun için hayald@gmail.com adresine, başlıkta yer alacak bir “Genç Dize” ibaresiyle, özgeçmişinizi ve değerlendirilmesini istediğiniz şiirlerinizi göndermeniz yeterli. 

2012’deki ilk sayımızın dosya konusu “Şiir ve Ütopik Aşk”.

İÇİNDEKİLER: 

Bir Soru Bir Görüş 
 Ahmet Ada

Veysel Çolak - Şiir

SöyleşiYorum 
 Ayfer Tunç - Tunç Kurt

Nihat Ziyalan - Şiir

DOSYA: Şiir ve Ütopik Aşk 
Ahmet Günbaş
Ahmet İnam
Bâki Ayhan T.
Sezai Sarıoğlu
Hülya Deniz Ünal
Kemal Çubuk
Özlem Tezcan Dertsiz
M. Mazhar Alphan
 Fatma Aras

Ahmet Ş. Doğan - Şiir

Veysel Çolak - 1950 ile 1995 Arasında Ekonomi, Politika, Şiir (Sosyolojik Bir Yaklaşım)

Hilmi Tezgör - Şiir

Gültekin Emre 
 Yaralı Dilin Ressamı: Mahmut Celayir

Ahmet Ada - Şiir

Ertan Mısırlı - Dağlarca Günlüğü

Ayşe Görkem Kozanoğlu - Şiir

- Öykü

Nalan Çelik - Şiir

Aysu Erden - Oyuncul Edebiyat ve M. Sadık Aslankara’dan Bir Oyuncul Roman: Le

Aydın Uysal - Şiir

Aslıhan Tüylüoğlu - Eloğlu’ndan Poetika

Ata Karazincir - Şiir

Fügen Kıvılcımer - Öykü

Atalay Saraç - Bu Yanlızlık Benim / Metin Eloğlu (1927 / 1985)

Murat Demirkol - Şiir

Hakan Bilge - İmkansız Aşkın Mitolojisi

Şenol Bezci - Çokkare

Çizgilerin Ötesinde II

Ocak 18, 2024 by  
Filed under Duyurular, Resim, Sanat, Sergiler

’in “Çizgilerin Ötesinde II” isimli sergisi NİŞ Galeri’de 7 Şubat – 21 Şubat tarihleri arasında izlenebilir…

Konstrüktif tarzı ile dikkat çeken Semra Taşdemir, içinde bulunduğumuz zaman dilimindeki karmaşık yaşamı sadeleştirmeye, yavaşlatmaya çalışırken, içsel dünyamızın yaşamımızı kurguladığı esasından yola çıkar. Mekanın ve zamanın sınırlarını zorlar, sonsuzluğa ve sınırsızlığa özlemi ifade eder. Sade-geometrik biçimlerle boşluğu algılatırken farklı boyutlar arayışından asla vazgeçmez.

Eserlerinde kullandığı geometrik unsurlar izleyiciye güçlü bir denge algılatır.

Kurguladığı kompozisyonlarda kullandığı düz biçimleri ve renkleri, hassas tonlamalarla yumuşatır. Sanatçı yaşanılan an’ın ötesini algılatır.

Sanatçı eserleri ile izleyicilerde farklı düşünceler uyandırır. İzleyicinin eser ile arasında ruhsal bir bağ kurmasına, hayal gücünü ön plana çıkarmasına aracılık eder. İzleyiciyi resmin içine çeker. Böylece bir eseri sadece bir eser olmanın ötesine taşır.

2008 yılında Kültür Üniversitesi’nde açılmış olan serginin devamı niteliğinde olan bu sergi ile, sanatçı “Çizgilerin Ötesinde II” resim sergisi 07 Şubat / 21 Şubat 2024 tarihlerinde ART GALLERY NİŞ’de izlenebilecek.

ART GALLERY NİŞ İSTANBUL
07 Şubat – 21 Şubat 2024
Ahmet Fetgari Sk. No: 22, Teşvikiye – İstanbul
0212 232 88 48 – 0212 232 89 22
AÇILIŞ, 7 ŞUBAT SALI
Pazar Günleri hariç; 10.00 ile 19.00 saatleri arasında sergi izlenebilir.

Audrey Hepburn: Sinemanın Zarafeti

Ocak 18, 2024 by  
Filed under İkonlar & Portreler, Sanat, Sinema

Gözlerinin yansımalarından geçen insanları, olayları izledik bir vakit perdelerinde. Ve belki de o anlarda ne senaryo, ne de diğer oyuncular…

Sadece gözleri, masum ve ürkek tebessümüydü bizi filmlerine bağlayan.

’den bahsediyorum, şüphesiz sinemanın zarafetinden…

Ailesi boşanmaya karar verdiğinde henüz bir yaşında olan Audrey, ardından gelen savaş davulları ve üniformaların gölgesinde faşist işgal günlerinin Hollanda’sında yaşadı ilk çocukluk yıllarını.

Savaş bittikten sonra çocukluk hayali sinema için Londra’ya gelen Audrey ilk rol aldığı film olan Young Wives Tale’de (1951) görevlendirildiğinde henüz 22 yaşındaydı.

Sinema tarihine damgasını vuracağından habersiz The Lavender Hill Mob (1951), The Secret People (1952) gibi filmlerde oynadıktan sonra, ona büyük başarı sağlayan, ilk başrolünü oynadığı The Roman Holiday (1952)  filmiyle En İyi Kadın Oyuncu Akademi Ödülü’nü kazandı.

Ardından gelen Sabrina (1954), War and Peace (1956), Funny Face (1957), Breakfast at Tiffany’s (1961), My Fair Lady (1964)  gibi önemli yapımlarda karşımıza çıkan Audrey, kendisine güzelliğiyle ilgili gelen bir soru üzerine verdiği aşağıdaki cevap onu daha da iyi tanımamız ve filmlerini tekrar keşfe çıkmamız için iyi bir başlangıç olabilir:

“Çekici dudaklar için, nezaket dolu konuşun.

Güzel gözler için, iyi insanları arayıp bulun.

İnce bir vücut için, yemeğinizi aç olanla paylaşın.

Güzel saçlar için, her gün bir çocuğun ellerinin onlar arasında gezinmesini sağlayın.

Denge için, bilgi adına yürüyün, hiçbir zaman yalnız olmazsınız.

İnsanlar, eşyalardan daha çok, onarıma, yenilenmeye, canlanmaya, gelişmeye ve bağışlanmaya ihtiyaç duyar; asla kimseyi fırlatıp atmayın. Eğer bir yardım eline ihtiyaç duyarsanız, kolunuzun sonunda bir tane bulacağınızı unutmayın. Yaşlandıkça, iki eliniz olduğunu fark edeceksiniz – biri kendiniz için diğeri başkalarına yardım etmek için…

Bir kadının güzelliği giydiği giysilerde, vücudunda ya da saçını tarama şeklinde değildir. Bir kadının güzelliği gözlerinde görülür, çünkü gözler kalbin aynasıdır, sevginin yaşadığı yerin! Bir kadındaki gerçek güzellik ruhuna yansır. Sevgiyle verdiği ilgi, gösterdiği tutkudur. Ve bir kadının güzelliği sadece geçen yıllarla büyür…”

Mehmet Onur Kocabıyık

m.onurkocabiyik@hotmail.com