Aynadaki Rüya
18 Mart 2024 Yazan: Editör
Kategori: İnceleme Kitapları, Duyurular, Kitabiyat, Sanat
Hasan Öztürk’ün Yeni Kitabı “Aynadaki Rüya” Çıktı
Mavi Yeşil dergisinin editörü ve yazarı Hasan Öztürk, yeni bir kitabıyla okur karşısına çıktı. Daha önce “Kitabın Dilinden Anlamak” (1998) ve “Yazının İzi” (2010) adlı kitapları yayımlanan Hasan Öztürk’ün üçüncü kitabı Aynadaki Rüya, önceki kitaplarda olduğu gibi yazı, edebiyat ve roman eksenli, birbirinden ayrı ancak birbirini tamamlayan yazılardan oluşuyor. Türk Edebiyatı, Virgül, Türkiye Günlüğü, Liberal Düşünce, Dergâh, Gelenekten Geleceğe vb. dergilerde aralıklarla yayımlanan yazılarıyla bilinen Hasan Öztürk, bu kitabında da edebiyat metinlerinin bir biçimde toplumsal yaşama ayna tuttuğunun altını çizmeye çalışıyor. “Okur Kitaplığı” yayınları arasında çıkan kitap; okurlarını edebiyatın bir değer olarak varlığı, siyasal iktidarla edebiyatın karşılıklı duruş yerleri ve adlarından söz ettirmiş bazı romanların toplumsal yaşamı yansıtma biçimleri üzerine eleştirel bakışları içeriyor. Yazının ve edebiyatın, bugünkü popülist ortamda ne tür bir etkinlik üstlendiğini irdeleyen yazar, günümüz yazarının nitelik-popülerlik kavşağında durması gereken yerin zorluğunu da vurguluyor.
Aynadaki Rüya kitabının “Aynadaki Rüya, sokakta dolaştırılan aynanın yazarın iç dünyasına çevrilmesiyle oluşan bir kitap. Hasan Öztürk; romanlar ve yazarlar arasında dolaşırken okurlarını sanat ve edebiyatın imkânlarına kulak kesilmeye davet ediyor” cümleleriyle başlayan arka kapak yazısı, bir bakıma kitabın yol haritasını gösteriyor. Edebiyat metni özellikle de roman, yazarının “iç” derinliğiyle “dış” bakışının zenginliğinin birlikteliğiyle kurgulanan bir yapısal özelliğe sahip. Bu nedenle, alanımız ne olursa olsun “roman okuru” olmak belirleyici bir özellik. Yazının izinde yürüyebilmek, edebiyat ve değer, kanon ve estetik, yazar ve başkalaşım gibi bölümlerin ardından, ayna görevi üstlenişleriyle irdelenen romanları görüyoruz: Aylak Adam (Yusuf Atılgan), Sonuncu (Tahsin Yücel), Genç Kız Kalbi (Mehmet Rauf), Kayıp Söz (Oya Baydar), Körleşme (Elias Canetti). Bazı öykülerin de toplumsal ayna olmaları nedeniyle değerlendirildiği kitapta Kemal Tahir, Peyami Safa, Virgina Woolf ve Arthur Schopenhauer üzerine yazılanlar da dikkati çekiyor.
Marıo Vargas LLosa’nın, “Edebiyat mesleği bir hobi, bir spor veya boş vakitlerde icra edilen bir kibar oyun değildir. Ayrıcalıklı ve ayrıcı bir fedakârlık, önüne başka hiçbir şeyin geçemeyeceği bir öncelik, kurbanlarını(kutlu kurbanlarını) köleye dönüştüren özgürce tercih edilmiş bir uşaklıktır” cümleleriyle açılan Aynadaki Rüya, her kesimdeki edebiyat ilgilisinin göz ardı edemeyeceği bir kitap.
www.okurkitapligi.com
bilgi@maviyesildergisi.com