“Masum Suretler”

İstanbul Modern Fotoğraf Galerisi’nde Lale Tara’nın sergisi açılıyor…

İstanbul Modern Fotoğraf Galerisi’nde simge olarak kullandığı sessiz suretlerle zamansız ve mekânsız öyküler yaratan Lale Tara’nın yeni sergisi “Masum Suretler” açılıyor. 1 Haziran 2024- 4 Eylül 2024 tarihleri arasında sürecek olan serginin küratörü Engin Özendes. Lale Tara, “Masum Suretler” başlıklı son fotoğraf sergisinde izleyiciyi, “Hayal mekân ve hayal zamanda kurgulanmış, alternatif gerçeklik, umut ve düş kırıklığı üzerine bir öyküyü izlemek üzere farklı bir dünyaya davet ettiğini” belirtiyor.

Bu sergisiyle, Canlı/Live, Hello Earth Goodbye ve Doppelgaenger (RUI) sergilerinin izleğini sürdüren Lale Tara, suretlere dair öykülerine yenisini ekliyor. Özellikle Rönesans resminde çok belirgin olarak işlenen anne ve çocuk temasına bambaşka bir gözle bakmaya çağırıyor bizi. Sanatçı, fotoğrafladığı suretlerine yine masalsı, doğaüstü nitelikler kazandırıyor.

Bu olağanüstü yolculukta kadının, anne ve cinsel imge olarak görselleştiği yanlar arasında bağlantılar kuruluyor. Anne ve oğlu, gerçekle düşün iç içe geçtiği görüntülerde, izleyicide yeni hikâyelerin yaratılmasına olanak sağlayan bir öykü sunuyor. Fotoğraftaki iki yolcu aniden başka bir boyutta, farklı mekânlarda belirirken, zaman ve mekâna ait doğrularımızı çapraşıklaştırıp, kadın ve kutsal tanımlarını suretler üzerinden yeniden düşündürerek, ardında yanıtlanacak başka sorular bırakıyor. Lale Tara, görüntülediği suretlerin, farklı mekân ve zamanlarda, gerçekçi hal ve ifadeleriyle, alternatif bir gerçekliği direttiklerini vurguluyor.

Zamanı belli olmayan bir yolculuk

Küratör Engin Özendes, Lale Tara’nın Canlı/Live, Hello Earth Goodbye ve Doppelgaenger (RUI) sergilerinden sonra, “Masum Suretler” adlı son fotoğraf serisinde izleyiciyi, mekânı ve zamanı ortadan kaldıran bir anlatımla baş başa bıraktığını ve suretlerle yeni öyküler yarattığını belirtiyor. Lale Tara’nın terk edilmiş, eski mekânlarda bulduğu büyüleyici atmosferi, kullandığı olağanüstü ışıkla yansıttığına değinen Engin Özendes, “Öykü devam ederken mekân, bir eski fabrikada, terk edilmiş bir tren istasyonunda, eski bir kütüphanede, yıkık bir kilisede kendi bilinmezliğini sürdürüyor” diyor.

Özendes, sergi alanındaki video gösteriminde ise, oyuncak atlıkarıncanın kısırdöngü içinde, hızlı ama zamansızlık belirtisi olan devinimiyle bir ağacın gölgesinde huzur arayan genç kadın ve bebeğinin devinimsizliğinin, izleyeni yine zaman kavramında bilinmezliğe düşürdüğünü ifade ediyor. Lale Tara’nın fotoğraflarında, mizansenden kurguya, öyküden Ümit Ünal’ın tasarladığı Rönesans dönemi kostüm ve aksesuar seçimine ve mekâna kadar her şeyin çerçevelere titizlikle yerleştiğini vurguluyor.

Lale Tara

The New School (New York) ve OCTET: School of Visual Arts (New York)’ta fotoğraf eğitimi alan Lale Tara’nın “yediayyedigün” adlı görsel günlüğü 2024 yılında Robinson Crusoe Kitabevi tarafından yayınlandı.

Canlı (Bilsar, 2024) ve Hello Earth Goodbye (Bilsar, 2024), doppelgänger (RUI) (x-ist, 2024) isimli sergilerinin yanı sıra Contemporary İstanbul’09 ve 10, ST-ART 2024 (14. Avrupa Çağdaş Sanat Fuarı, Strasbourg), Art- HK 10 ve 11 (Hong Kong Uluslararası Sanat Fuarı) ve Paris’te Maison des Métallos’ta gerçekleşen “Türk Çağdaş Fotoğrafı Üzerine Subjektif Bir Panorama” adlı sergide yer aldı. 2024 yılında ayrıca, Sakshi Galeri, Bombay (Hindistan)’da gerçekleşen “Yeninin Geleneği” Sakshi Galeri, Taipei (Tayvan)’daki “Tarih ile Masal Arasında: Güncel Fotoğraf”  ve Londra’da “Ne Burada Ne de Orada: Kültürel Melezlik ve Üçüncü Alan Üzerine Düşünceler”  JAMM (Art & Beyond) başlıklı karma sergilere katıldı.

SanatLog Haber

sanatlog.com

Friedrich Hölderlin – Diotima

Sen susarak katlanırsın, onlarsa anlamazlar seni

Ey kutsal varlık! Solar gidersin susarak;

Çünkü ah, boşuna ararsın barbarlar

Arasında yakınlarını günışığı içre,

Artık varolmayan o ince, büyük ruhları!

Fakat ivecendir zaman. Ama ölümsüz türküm,

Ey Diotima, görecektir o gönü, tanrılardan sonra

Kahramanlarla seni adlandıran ve sana benzeyen!

Friedrich Hölderlin

Diotima

Çeviren: A.Turan Oflazoğlu

“Sadece Senin Kollarındayım” – Özel Tasarım Çanta Sergisi

“O günü içine koydum…
Sadece o sakladı benim için taşımak zorunda olduklarımı, o günü ve yanımda olduğu tüm günleri…
Kolumdaydı,
Omuzlarıma dokundu sonra…
Ellerimde hissettim bana dairliğini..
Ve evet o sadece benimdi…
O tasarımcı bu çantayı yaparken sanki bana gizlice
“Sadece Senin Kollarındayım” dedi…”

İnsanların değer verdikleri şeyleri yanlarında taşıma isteğinin öne çıkmasından bu yana hayatımızda var olan ve günümüzde moda dünyasının ayrılmaz bir parçası haline gelen “çanta”lar; tasarımcıların elinde birer sanat eserine dönüşüyor. Hepsi kendi alanında profesyonelliklerini kanıtlamış Türk çanta tasarımcılarının kişiye özel, tek model olarak ürettikleri çantalar, “Sadece Senin Kollarındayım” ismini taşıyan sergi kapsamında bir araya geliyor.

9-27 Haziran tarihleri arasında V Sanat’ta yer alacak ve çanta tasarlamanın da bir sanat olduğunu vurgulama amacı taşıyan sergide, sanatın tuvalden çantaya akışı gösterilecek. Ünlü çanta tasarımcılarının sergiye özel sadece bir tane olarak tasarladıkları ve bir daha üretilmeyecek eserleri ile katılacakları ve aynı zamanda satışa da sunulacak çantalar sergi süresince özel kollarını arayacaklar.

Eren Pehlivan, Ahmet Baydar, Umut Eker, Güneş Dericioğlu, Duygu Şahin, Merve Temur, Clare Frost, Zeynep Uygan, Mine Atalar’ın kendi tarzlarını yansıttıkları özel tasarımlarının yer aldığı sergiye onur konuğu olarak Türkiye’den çıkan ve Emré NY adı altında dünya çapında bir marka haline gelen Emre Ertürk de özel tasarımları ile katılacak. Farklı dokular, yüzeyler, kumaşlar ve tekniklerle üretilen çantalardan oluşan ve küratörlüğünü Neyran Günüçer’in yaptığı sergi Haziran ayının sonuna kadar V Sanat’ta izlenebilir.

Sergi Açılış Kokteyli:
09 Haziran, saat: 19:00

V SANAT
Büyük Çiftlik Sk.16/A Nişantaşı İstanbul
0.212. 231 58 80
info@vsanat.com

SanatLog Haber

sanatlog.com

Heykeltraş Oylum Öktem İşözen, “Çingeneler” Sergisiyle Galeri Işık Teşvikiye’de…

İlk kişisel sergisi “Palyaçolar” ile hafızalarda yer edinen Oylum Öktem İşözen’in, kendine has üslubuyla oluşturduğu yeni sergisi “Çingeneler”, 17 Mayıs 2024 Salı akşamı düzenlenen davet ile Galeri Işık Teşvikiye’de açıldı. Açılışta davetlilere çiçek dağıtan çingenelerin renk kattığı kokteylde Oylum Öktem İşözen’i yakın sanat çevresinin yanı sıra Feyziye Mektepleri Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Tufan Durgunoğlu, Yönetim Kurulu Üyeleri Gün Han Başik, Özge Sezerman ve vakıf yöneticileri ile Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Betül Mardin, Bennu Gerede ve eşi Cem Büyükhanlı, Leyla Alaton, İnci Aksoy ve emekli Orgeneral Çevik Bir yalnız bırakmadı.

Hayatın renkli dokusundan beslenen sanatçının, “Kocaman gövdeli kadınları, incecik erkekleri ve güzel çocuklarıyla, yok olsalar şehrin büyük bir boşluk yaratacak dokusuydular” dediği “Çingeneler”, 4 Haziran 2024 Cumartesi gününe kadar Galeri Işık Teşvikiye’den coşkulu ve enerji dolu anların seslerini fısıldayacak.

Zekâları, duyarlılıkları, ifade belirginlikleri, hareket ve ateşli ritmleriyle heyecan yaratan ‘çingeneler’ heykellerini üç yılda hazırlayan Oylum Öktem İşözen; “Bence yaşamın özetidir çingeneler. En yalın, tezatlı ve coşkulu rengidir.” diyor. ‘Hiçliği varlığa’ dönüştüren bir ışık ustası Tankut Öktem’in kızı olarak Oylum Öktem; gen taşıyıcı, yaratıcı ve yetenekli elleriyle; insanın macerasını taşa, kile, bronza yükleyerek sanatseverleri boyutlar arası bir yolculuğa çıkarıyor.

SanatLog Haber

sanatlog.com

Çağdaş Sanatta Sansür

Sabancı Üniversitesi tarafından Uluslararası Hrant Dink Vakfı ve Anadolu Kültür desteğiyle 26-28 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecek olan “İfade Özgürlüğü” temalı Hrant Dink Anısına Atölye Çalışmaları kapsamında, paralel etkinlik olarak Çağdaş Sanatta Sansür başlıklı bir yuvarlak masa toplantısı gerçekleşecek. Toplantı Banu Karaca (Sabancı Üniversitesi) moderatörlüğünde, Pelin Başaran (PARC) ve Asena Günal (DEPO) tarafından organize edilmektedir.

Bu toplantının temel amacı; sansürü uygulayan farklı aktörlerin kimler oldukları ve ne tür ifadelerin kısıtlandığı gibi unsurlara bakarak sansürün Türkiye’deki farklı modalitelerini ele almaktır. Burada sansürü; kurumsal sessizleştirme, tehdit etme ve hedef gösterme gibi çeşitli sansür stratejilerinin -gerek bizzat devlet kurumları gerekse devletin çıkarlarını gözeten bireyler tarafından- hâlihazırdaki farklı kullanılma yöntemlerinin hepsini ifade etmek için bir şemsiye kavram olarak kullanıyoruz. Böylece; sık ifade edilmeyen bu konuyu enine boyuna tartışmak için bir platform oluşturmayı hedefliyoruz. Toplantı, takip edecek tartışmalara yol gösterici olması açısından, davet edilen üç sanatçının kendi sansür deneyimlerini aktaracakları ve medyanın ve hukukun bu konudaki yaklaşımını anlatan sunumlarla başlayacak. Sunumları katılımcıların yorum ve katkıları izleyecek.

Yuvarlak masaya dinleyici olarak katılmanız, yapılacak sunuşlara ve tartışmalara sorularınız ve yorumlarınızla katkıda bulunmanız bizi çok mutlu edecektir. Toplantı ile ilgili detaylı bilgiyi aşağıda görebilirsiniz.

Tarih: 28 Mayıs 2024
Saat: 17:15-19:30
Yer: Cezayir Restaurant Toplantı Salonu
İngilizce-Türkçe simultane çeviri yapılacaktır.

http://myweb.sabanciuniv.edu/hrantdink-workshop/

Katılımcılar:

Hale Tenger, Sanatçı
Neriman Polat, Sanatçı
Okan Urun, Sanatçı, Biriken
Murat Altındere, Avukat
Levent Cantek, Yazar/Editör, İletişim Yayınları
Yasemin İnceoğlu, Akademisyen, Galatasaray Üniversitesi
Sevil Demirci, Yapımcı, Yeni Sinemacılar
Erden Kosova, Sanat eleştirmeni

SanatLog Haber

sanatlog.com

« Önceki Sayfa — Sonraki Sayfa »